Hayykitap Bağırmayan Anneler

210 TL
Son 2 ürün!
koleksiyona ekleKoleksiyona Ekle

Ürün Bilgileri

Hayykitap Bağırmayan Anneler

Geri Bildirim Ver
  • Satıcı: Deha Kitabevi Satıcı Ünvanı: HACER CANBAZ İletişim: Satıcının Trendyol tarafından teyit edilmiş e-posta ve iletişim adresi kayıt altındadır. Şehir: Ankara Kep Adresi: [email protected] Mersis Numarası: 1737779320600001 Vergi Kimlik Numarası: 1980323442
    Bu ürün Deha Kitabevi tarafından gönderilecektir.
  • Kampanya fiyatından satılmak üzere 5 adetten az stok bulunmaktadır.
  • İncelemiş olduğunuz ürünün satış fiyatını satıcı belirlemektedir.
  • Bir ürün, birden fazla satıcı tarafından satılabilir. Birden fazla satıcı tarafından satışa sunulan ürünlerin satıcıları ürün için belirledikleri fiyata, satıcı puanlarına, teslimat statülerine, ürünlerdeki promosyonlara, kargonun bedava olup olmamasına ve ürünlerin hızlı teslimat ile teslim edilip edilememesine, ürünlerin stok ve kategorileri bilgilerine göre sıralanmaktadır.
  • Bu üründen en fazla 25 adet sipariş verilebilir. 25 adedin üzerindeki siparişleri Trendyol iptal etme hakkını saklı tutar. Belirlenen bu limit kurumsal siparişlerde geçerli olmayıp, kurumsal siparişler için farklı limitler belirlenebilmektedir.
  • 15 gün içinde ücretsiz iade. Detaylı bilgi için tıklayın.
  • Anneniz Size Bağırıp Döver Miydi? Benim küçüklüğümde çocukları dövmek, hakaret etmek, bağırmak 'normal' kabul edilen bir ebeveynlik davranışıydı. Aileler çocuklarına bu davranışlarda bulunduklarında, şimdinin annelerinin yaşadığı pişmanlık, vicdan azabı ya da hatayı telafi etmek gibi duygular yaşamazlardı. Çünkü o dönem 'kızını dövmeyen dizini döver', 'dayak cennetten çıkmadır' dönemiydi. Öyle öğrenmişlerdi. Çocuk hata yaptığında ceza verilmeliydi, hatta ceza ne kadar büyük olursa o kadar iyiydi. Mesela çocuğu dövmek demek, 'bak bu davranışın çok yanlış, o kadar ki seni dövüyorum, canını yakıyorum ki bir daha yapmayasın' demekti. İşin ironik kısmı, geçmişe dönüp baktığımızda annelerin ya da babaların bizleri dövdüğü, bağırıp çağırdığı, aşağılanmış hissettirdiği anları gözlerimiz dolarak hatırlıyor olmamıza rağmen, neden yaptıklarını -yani vermek istedikleri dersi- hatırlamıyor olmamız. Eminim sizler de belli şeyler hissediyorsunuzdur: Ebeveynin vermek istediği ders unutuldu gitti. Geriye sadece yenilen dayakların ve işitilen azarların soğuk anıları kaldı. İşte bu kitap tam da bunun için yazıldı. Evlatlarımız yıllar sonra geriye dönüp baktıklarında yanaklarına atılmış bir tokadın soğukluğundan çok, yüreklerine dokunan bir annenin sıcaklığını hissetsinler diye... O zaman gelin hep birlikte
  • Niyet Ettik Niyet Eyledik Bağırmayan Anneliğe...
Geri Bildirim Ver